Yatırımcılar tarafından son zamanlarda en fazla tercih edilen yatırım araçlarından biri olan fonlar, birikimlerine değer katmak ve portföyünüzü genişletmek için birçok olanak sunar.
Yatırımcılar tarafından son zamanlarda en fazla tercih edilen yatırım araçlarından biri olan fonlar, birikimlerine değer katmak ve portföyünüzü genişletmek için birçok olanak sunar. Birçok özelliğe sahip olan fon çeşitler ile daha az riskle daha yüksek kazanç sağlama olanağı da mevcuttur.
Uzmanlar tarafından yönetilen ve organize edilen fonlar, farklı finansal enstrümanlar arasında paylaştırılarak bir havuzda toplanır. Dolayısıyla potansiyel riskler en aza indirilir.
Yatırım fonu, yetkili kişiler ve kuruluşlar tarafından halktan toplanan nakdi değerler karşılığında tahvil, döviz, hisse senedi, kıymetli madenler ve ortaklık payı gibi sermaye piyasasına gerçekleştirdikleri yatırımlardır.
Uzman ekipler tarafından yönetilen fon şirketleri, fon içinde varlık gösteren tüm yatırım araçlarını en etkili şekilde kullanarak maksimum verimlilik almaya odaklanır.
Fon türleri, vergisel ve yapısal olarak iki şekilde ayrılır. Yüksek risk puanına sahip fonlar A tipi fonlar olarak, düşük riskli olup az getiri oranına sahip B tipi fonlar, likidite ağırlıklı fonlardır.
Yatırım fonlarının ön plana çıkan 5 avantajına bakalım.
Yatırım Fonu Nasıl ve Nereden Alınır?
Fon alımı için ilk yapılması gereken işlem yatırım hesabı açmaktır. Yatırım hesabını açmak için bankalar veya aracı kurumlar kullanılır.
Yatırım fonlarından alınan kazanç üzerinden %10 stopaj vergisi alınır.
Yatırım fonları, tüm yatırım araçlarında olduğu gibi belirli risk skalasına sahiptir. Ancak bu riskler farklı yatırım araçları üzerinden paylaştırılarak minimum seviyeye indirilir. Dolayısıyla yatırımlarda “çeşitlendirme” ilkesiyle fonun risk seviyesini dağıtır.